Pazartesi, Aralık 27, 2010

Aşk Testi

"Sevgilim beni gerçekten seviyor mu?"
"Acaba aklı Sami'de mi kaldı?"
"Beni aldatıyor mu?"
"3 vakte kadar vericek mi?"
Evet değerli hemcinslerim (ibneler dikkate almasın bu yazıyı). Yukardaki soruları sevgiliniz için sorduğunuzun farkındayım. Keşke bu soruların cevaplarını bilebilseydim dediğinizi duyar gibi oluyorum. Size bunların cevaplarını vericem! Evet evet, yanlış duymadınız, bu soruların hepsinin cevaplarını toptan alabilceğiniz bir yöntemle karşınızdayım. Çok basit, her zeka seviyesinin anlayabilceği cinsten anlatmaya başlıyorum.
Öncelikle bir Facebook profiliniz olması lazım. Her 3 kişiden 8 tanesinin zaten Facebook profili olduğu bugünlerde zaten yoksa da açmanızı öneriyorum. Yoksa burdan sonrasını okumayın dicem ama yine de okucaksın buraya kadar okumuşken, biliyorum. Her neyse, sevgilinizin de bir FB hesabı olduğunu varsayarak direkt anlatıyorum. Öncelikle sevgilinizin uyuduğundan emin olun. Yani internetle bağlantısı olmasın o anlarda. Fizy, Youtube ve bilimum video/şarkı paylaşım sitesinden Emre Aydın, Keremcem vb "genç kızların sevgilisi" yaftasına sahip isimlerden (erkek olmaları tercih sebebidir) şarkılar paylaşıyorsunuz profilinizde. Şarkıların ekseriyette slow şarkı olmasına dikkat edin. Başlıklarına "ooof of:'(", "ne güzel söylemiş yhaa!:(" gibi yazılar ya da şarkının içinden bir kuple yazın. Sonra profil resminizi Twilight filmiyle malesef ünlenmiş olan, ismini hatırlayamadığım başroldeki parlak çocuğun fotosuyla değiştiriyorsunuz. Tüm bunları yaptıktan sonra sevgilinizin profiline girin ve sabah kalkıp profilini kontrol ettiğinde sizin bu halinizi göreceğinden emin olmak adına "Aşqımm yhaaa çokk ösledimmmmm kiiiiee " yazın. Akabinde avına kilitlenmiş bir sırtlan gibi pusuya yatın. Sevgiliniz kalkıp profilindeki yazınıza tüm bunlardan sonra "ben de seni aşkııım" falan yazarsa bilin ki o kadının gözünde siz tanrı gibi bişeysiniz. Derhal isteyin, vericektir! Sizi asla aldatmayacak, sizi ömrünün sonuna kadar çok sevecektir! Yalnız ufak bir zeka problemi bulunmaktadır sevgilinizde, eee, o kadarcık kusur kadı kızında da olurmuş, gülü seven dikenine katlanır gibi bilimum atasözü ve deyimi aklınıza getirerek fakir avuntusu yapmak serbesttir. Sevgiliniz sabah kalktığında ilişki durumunu single yapmış, sizi arkadaş listesinden çıkartmışsa da zekası böyle bir ilişkiye izin vermemiş, sizi gerçekten sevmemiştir. Vermesi için sizi uğraştırıcaktır. Verse de "yok ben ağzıma almam", "yok o pozisyonda yapmam", "yok burda yapmam" gibi nedenlerle ömrünüzden ömür götürücektir. Sizi aldatma potansiyeli yüksektir. Hele bunları yaptıktan sonra kesin aldatacaktır! Kahpedir! Şıllıktır! Kevaşedir! Bu kadar. Başka tespit, nasihat, taktikle tekrardan buluşana dek esen kalın...

Cumartesi, Aralık 25, 2010

Moustaches Make A Difference










Bir Millet Sikiliyor!

Öncelikle belirteyim arabam yok. Gariptir ki, her 100 Türk erkeğinin 99'unda araba merakı vardır. O 100'e tamamlamayan sivri insan benim işte. Her neyse, neden arabalardan bahsettim diyen varsa, bugünkü mevzumuz akaryakıt zamları. Malum artık dünyanın en pahalı benzinini kullanan ülkeyiz. Gelişinin 3 misli fiyata satılmakta. Ne kadar övünsek az!


Akp hükümeti zaten son 8 senedir götümüzü sikiyor. İşin ilginç tarafı onlar siktikçe bizim millet bi ayaklanıp "hayırdır bilader, nedir bu 8 yıldır değdiriyosun?" demiyor. Eh onlar da haklı olarak her geçen gün daha derine saplıyolar yaraklarını. Şu akaryakıt zammı ise artık ağzımızdan çıkmasına ramak kaldığının göstergesi.


Belki bileniniz, duyanınız yoktu ama 20-24 Aralık tarihleri arasında "Benzin almıyoruz" eylemi yapıldı. 4 gündür bakıyorum devamlı önünden geçtiğim benzin istasyonuna, yoğunluğunda bir değişiklik yok. Demek başarısız bir protesto olarak tarih sayfalarındaki yerini almış şimdiden. Anlamadığım nokta şu, 4 gün yahu... Almasan ölür müsün? 4 gün işine otobüsle git amk ananın amından hususi araçla mı çıktın? Neyse, şu blogta siyaset yapıyor olmaktan tiksiniyor olsam da yeri geliyor (bkz. yeri) tutamıyorum. Hala arabasına benzin pompalatan ve buna karşı bir protesto yapmayan, kuzu kuzu eyvallah çeken insan evlatları sikilmeye mahkumdur. Sikildiniz, sikiliyorsunuz, bari sikilmeye devam etmeyin amk... Birleşin, toplanın bişeyler yapın lan dalyaraklar!

Perşembe, Aralık 23, 2010

Lykke Li

Henüz yarım saat önce keşfettim. Çok da sevdim. Little Bit şarkısı ve Dance Dance Dance klibi çok çok iyi. Diğeri de bonusu, hadi bakalım kulaklarınıza şenlik...



Çarşamba, Aralık 22, 2010

Hz. Burak

Bloğumun an itibariyle son izleyicisi olan Büşra Çay 'ın bloğuna bakarken alt taraftaki toolbarı görüp aşık oldum. Anında kolları sıvayıp kendi bloğuma uygulama kararı aldım. Çeşitli güzelliklerinin yanında bloğumun Facebook sayfasına da link veriyor toolbar. Tek sorun, bir FB sayfam olmamasıydı, ki onu da oluşturma kararımla reformlarıma bir yenisini ekledim! Velhasıl, ilk defa FB sayfası oluşturan bir delikanlı olarak sayfayı yarattıktan sonraki "Get started" bölümüne el attım. Oraya buraya tıklarken bir de farkettim ki benim admin olduğum bir grup var! Tıkımı attıktan sonra açılana kadar hafızamı en küçük zerreciklerine kadar zorladım ama yok, hatırlamıyorum hiç grup mrup açtığımı... Gördüm ki postlar atılmış, 583 kişi gruba dahil olmuş, sol tarafta da eşşek gibi tek admin ben gözüküyorum. Çok ilginç. Bence bu grup bana tanrı tarafından gönderildi. O 583 kişi benim müridim. Bense, onların peygamberiyim. Evet evet, öyleyim. Grubu kapatmaktansa bu ulvi görevimi sürdürmeye karar verdim! Amin.

Dipçik: Toolbar çok güzel lan. Büşra kardeşimize teşekkürlerimi iletiyorum teeeeeeeee burdan. Bu hali biraz sadeleştirilmişi, daha farklı aplikasyonlar da eklenebiliniyor, online kişi sayısı saçmalığı gibi. Sağ tarafındaki live chat olayına Facebook kullanarak dahil olunca FB'daki konuşmaları bu toolbar üzerinden de gerçekleştirebiliyosunuz. Ha kaçınız Günlük Zırvalamalar'dayken Facebook'taki arkadaşlarıyla konuşma gereği hissediyor, orası tartışılır...
Dipçik II: Herşeyi bütün gereksiz ayrıntılarıyla yazıp grubun linkini atmamak zekice olmuş: http://www.facebook.com/group.php?gid=5330074588

Ustalara Saygı Kuşağı Vol. III


"Ege bir Yunan gölü deeldir.
Ege bir Türk gölü de deeldir.
Binanaleyh, Ege bir göl deeldir."

Pazar, Aralık 19, 2010

Memesizlere Duyuru



Memesiz kadınların psikolojisini çok yakından biliyorum. Zira eski sevgililerimden biri bu dertten öyle muzdaripti, ki silikon yaptırmıştı. Silikonlu hatunları pornolardan takip eden, heves eden hemcinslerime sesleniyorum burdan: Çok kötü hacular. Valla öyle hiç heveslenilcek bişey değilmiş. Hatta öyle bi yapaylık oluşturuyo ki hissiyatta, bir anda doğallık savunucusu, natüralist falan olmuş buluyosunuz kendinizi. Organik şeyler tüketmeye özen gösteriyosunuz. Neyse, yazımın asıl amacına dönecek olursak, memesizlere süper bi haberim var. Az önce kontrol ettiğim mail kutumun junkyard'ında şu dikkatimi çekti, amme hizmeti olarak sunmak istedim. Gönderen: Gizem "Devikiz"...

Hadi yine iyisiniz, yaptım kıyağımı. Bol memeli günler, hastalavista bebeyim!

Clone "Mush" Trooper

Cuma, Aralık 17, 2010

Reserved For Başlık

* Bkz. "ordan burdan", "ortaya karışık" gibi şeyler yazmamak uğruna başlık bulamamak.

* Ey hemcinslerim! Şunu bi yapın, ne aşk acısı, ne okul derdi, ne ailevi problemler kalıyo aklınızda. Tanrının bug'ını buldum resmen! Beynime error verdirebiliyorum. Şöyle ki: Dün ellerim kirlenmiş gibi hissedip rahatsız oldum ve her mantıklı insanın bu duygulara kapıldığında yapması gerektiği gibi ellerimi yıkamaya gittim. Şimdi bizim evden kısaca bahsediyim, 3 öğrenci yaşam formuyuz. Hepimiz birer cimri, birer cebinde akrep olan insanlarız bazı konuda. Doğalgaz faturası da bunlardan biri. Salondaki ve yatarken odalardaki kaloriferler açıktır, diğerleri kapalı. Haliyle tuvalet de bi buzhane kıvamında. Neyse gittim, zaten soğuk olan tuvaleti suyun soğukluğu daha da bir perçinliyor. Derken bi anda çişimin bağırsağımdan pipiye doğru meylettiğini farkettim. Düşündüm, " ulan zaten ellerimi yıkıyorum, çişimi edince bi daha yıkıcam, ne gereksiz oldu amk şuan ellerimi yıkamak!" diye... Ama bir noktayı atlamışım. Pipiyi klozete doğrultmak için mecburen ellerimi kullanmak zorunda olduğum gerçeği. O ıslak, soğuk ellerle pipiyi doğrulttum. Aman yarebbim! O an beyinde mavi ekran çıkıyo, reset atmanız gerekiyo. Yavrucağzım, eğdi boynunu, büzüştükçe büzüştü, içine kaçtı resmen. Velhasıl, hani öyle kafanızı kurcalayan bişeyler olursa, deneyin, eminim işe yarayacaktır.

* Son günlerde RTE'yi görünce tv kapatır oldum. Artık görmeye dahi katlanamıyorum!

* Zuhal Topal'ın programında acılı biri çıkınca etraftaki herkesin filozof, düşünür kesilip özlü sözler, lafı gediğine koyan hikayeler anlatıyolar. İnanılmaz bi potansiyel var program içersindeki herkesin!

* Minimal müziği çok seviyorum lan. Trentemoller - 25 Timer. Sex yaparken dinleyin. Ya da dinledikten sonra zaten doğal bi sex yapma isteği oluşabilir.

* Ev arkadaşlarımla (2 kişi + ben = 3) 5 günde toplam 30 yumurta yememiz dikkat çekici.

* Michael Jackson'ın This Is It belgeselimtrak konserimsi film gibi olan şeyini izlemeyenler var biliyorum. Şüphesiz ki, bizden değiller. Kuran'da Michael Jackson'ın varlığı zaten yazıyor.

* Uzun zaman sonra ilk defa msn'de iletim yok.

* Avea (Avea'lı olmayanlara iyi davranın) ve Vodafone (Keşke başka birşey isteseydiniz) reklamlarını izlerken, en sevdiğim dizinin yeni bölümünün getirdiği bir haftalık heyecanı hisseder gibi oluyorum.

* 100. izleyenime süpriz hediyeler vercem.