Perşembe, Mayıs 26, 2011

Şiir

Yıllardır bilgisayarımda bulunan, nerden bulduğumu hatırlayamadığım şu lirik şiiri sizle paylaşayım dedim. Şiir 70 yaşındaki bi amcamızın ağzından ufaklığına (bkz. eski dostuna) yazılmıştır...

Hemen kalkacak gibi fiyakalı dursan da
Ebedi bir uykuya dalmışsın eski dostum.
Yastıkları koltuğa destek edip kalksan da
Artık güçsüz, takatsiz kalmışsın eski dostum.

Bir zamanlar başını dik tutardın at gibi
Gökdelen binalarda 30. kat gibi
Durmadan çalışırken rakkasli saat gibi
Şimdi üçün biri kalmışsın eski dostum.

Sağlığında, ben hep senin aklına uyardım
Kendim üşüsem bile seni sıcak yere koyardım
Dantelli külotları senin için soyardım
Üzgünüm, son düdüğü çalmışsın eski dostum.

Süt gibi bacakları kaldırırken havaya
Şimdi takat kalmamış zıplayıp oynamaya
Haline her bakışta başlarım kahkahaya
Gözünden malum yaşlar gelmiyor eski dostum

Açtığın bacaklarin sayısını unuttum
Kısmetsiz günlerinde ellerimle avuttum
Bazen keltoş başını okşayarak uyuttum
Tedavülde kalmayan pulmuşsun eski dostum.

Zevkini sen yaşadın işlenen günahların
Senin yerine hesap verecek benim yarın
Hiç cacığı olur mu pörsümüş bir hıyarın
Böyle sakin durmaktan gayen ne eski dostum.

Kim demiş eski dostlar düşman olmazmış diye
Doğruysa, senin beni mahçup edişin niye
İşemek olmasaydı yedirirdim kediye
Ben sana şimdi niye hammalım eski dostum.

Bi de şunları dinlemeyenleri dövüyolarmış diye bi söylenti var: 1, 2.

5 yorum: