Pazartesi, Mayıs 30, 2011

Diziler ve Ben


Hayatım boyunca televizyondan ve dolayısıyla dizilerden pek hazzetmedim. Yeni dönemdeki trendlerden olan yabancı dizi izleme furyasına da -sanırım- bu sebeple anlam verememekteydim. Bi Ezel'i izliyorum o da baydı artık, bitse de gitsek havasındayım. İnternetsiz geçirdiğim yaklaşık 1 hafta süresince evde yapıcak bişi bulamayınca harddiskimin tozlu byte'ları arasında Weeds'i buldum. Ulan hadi izliyim dedim. Bu arada Weeds ve Fringe dizileri için sürekli sosyal bi baskı vardı üzerimde, tam benlik dizi oldukları ve hala nasıl izlememiş olduğuma inanamayan belirteçlerle dolu... Velhasıl başladım izlemeye. Ulan bir sardı koduum dizisi. Mary-Louise Parker (bkz. başrol) taş! Konu gayet eğlenceli. Arada geçen zencilerin muhabbetlerine zaten yıllardır tavım. E daha nolsun amk?! Burdan aylardır (belki yıllardır) "olm Weeds izle lan!" diye üzerimde baskı kurmaya çalışan herkesten o an zerre siklemediğim için özür diliyorum. 2 günde 2 sezon bitirmiş bulunmaktayım. En yakın zamanda da diğer sezonları izleyip Fringe'e başlıcam. Bu da böyle bi anımdı. Bye.

2 yorum: